Bu Blogda Ara

FERFORJE


Demirden...
Cumartesi günü, tam dört saatimi ferforje sanatının kralı, Muhsin usta ile geçirdim.
Evimin pencerelerine ferforjeden parmaklık yaptırıyorum, bir kaç ufak aksesuar ve eşyalar da var tabii. Ne de olsa sessiz, sakin bir yer ve bahçeli bir evin pencereleri, ne olur ne olmaz. Alarm takmak yeterli dediler aslında, elbette yeter ama beni bilmeyenler için.
Ferforje nin havası bambaşka, nostaljik.
Muhsin ustanın lakabı, KİRLİ.
Üstü başı kir içinde, sanırım o sebeple bu ismi takmışlar ona.
Ama bilememişler ki, içi tertemiz.
Küçücük atölyesinde, yaptığı işlere baktım, büyük özen ister benimle bir iş yapabilmek, zorum. Bunu biliyorum. KİRLİ Muhsin, ağzımdan çıkan her istediğim değişikliği aklına yazdı, sakince dinledi hepsini, aklına yattığını gördüğü her çizdiğime, güzel oldu dedi naifçe.
Dört saatin sonunda ben ayrılırken, başı önünde elimi sıkarak, şimdi içim rahat dedi. Sanatçı dediğin böyledir işte, dört saatini verir, hiç hesapsız. KİRLİ gibi.
Ferforje, demirden yapılır. Nostaljisi tarihteki kokusundan gelir. Gerek, içine konan kızgın yağlarla kovulan düşman askerlerle, gerek fethi zor toprakların zor açılan demirden saray kapılarıyla çok zaferler kazanmıştır.
O kadar serttir ki, zor dövülür, zor bükülür.
Söz dinletemezsiniz kolay kolay, yola gelmez, dik başlıdır, kendinden emindir, işte bu sert ve asi demir bile, işin içinde aşk varsa, hele ki ustası aşkla dövüyorsa KİRLİ gibi , o bile eğer boynunu.

1 yorum: